Hz. Mevlana ve Ailesinin Konya'yı teşriflerinin 786. yıl dönümü münasebetiyle Selçuk Üniversitesi Mevlana Araştırma Enstitüsü tarafından panel düzenlendi.
Beykent Ãœniversitesi’nden Prof. Dr. Ahmet Güner Sayar, Ankara Ãœniversitesinden Dr. Halil Ä°brahim SarıoÄŸlu ve Selçuk Ãœniversitesi Emekli Öğretim Ãœyesi Dr. Yakup Åžafak’ın katılımıyla gerçekleÅŸtirilen panelde Hz. Mevlana, Mevlevilik ve Tasavvufun önemi anlatıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan S.Ü. Mevlana Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Nuri Şimşekler, "Mevlana Araştırmaları Enstitüsü olarak 786 yıl önce Konya'yı şereflendiren Hz. Mevlana ve ailesinin gelişini 1985 yılında ilk defa Selçuk Üniversitesi olarak kutlamaya başladık. 1985 yılından bu yana da periyodik olarak kutladığımız en önemli ve en eski etkinliklerden bir tanesiyle karşınızda olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu etkinlik artık bir gelenek haline geldi. Sadece üniversitemizde değil, Konya'da da çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Ayrıca, Allah, ülkemizin her şehrine, her beldesine, her toprağına belli bir özellikler bahşetmiştir. 786 yıl önce de Konya'ya Hz. Mevlana incisini bağışlamış. Bu açıdan Konya olarak Hz. Mevlana taşıdığımız önemli bir mücevher. Biz Konyalı olarak Hz. Mevlana mücevheriyle süslenmişiz, umarım bu süsü de layıkıyla taşıyoruzdur. Taşımaya da devam edeceğiz" dedi.
Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Musa Özcan ise, "Üniversitemizin kuruluşundan bu yana Hz. Mevlana ve ailesiyle olan her türlü etkinlik üniversitemiz çatısı altında belli periyotlarla gerçekleştirilmekte ve bilimsel bir çerçevede anlatılmaya çalışılmaktadır. Mevlana Araştırmaları Enstitümüzün kurulmasıyla birlikte de gerek yurtiçi gerekse yurtdışında Hz. Mevlana ve Mevlevilik düşüncesini anlatan bir kurum haline geldik. Artık lisansüstü eğitimle bunu Dünya'ya yayımlanmasını sağlamak adına çalışmalarımız sürmektedir" diye konuştu. .
Panelde konuşan Beykent Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmet Güner Sayar, "Esasen burada görmek istediğimiz konu resme bütün bakabilmektir. Bu zamana kadar gelmiş geçmiş pek çok evliya vardır. Ancak Elif okuyan evliya vardır, bütünü okuyan evliya vardır. Eğer Hz. Mevlana Şems hazretleriyle kavuşmuş olmasaydı biz bugün burada yoktuk. Çünkü Hz. Mevlana, Şems hazretlerine gelene kadar yetiştiği büyüklerden hep Elif'i okumuştur. Ne zamanki Şems hazretlerine kavuşmuştur, onunla görüşmüştür, bütün okumaya başlamıştır. Öyle bütün okumak kolay değildir. Bütün okumaya başladıktan sonra Hz. Mevlana bizlerin arasına katılmıştır ve mesnevisini ortaya koymuştur. Bütünü okuyan pek çok evliyanın içinde Hz. Mevlana'nın önemi ise onun mesnevi gibi eser vermiş olmasıdır" şeklinde konuştu.
Programda son olarak Ankara Üniversitesinden Dr. Halil İbrahim Sarıoğlu "Mevlana'yı ve Mesneviyi Anlama Bağlamında Tasavvufun Önemi" Selçuk Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi Dr. Yakup Şafak ise Hatıralarla Mevlevi Zerafeti ve Adabı" konusunda katılımcılara bilgiler verdi.
|