Yakın Doğu Üniversitesi (Near East University) Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre; söyleşiye, Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sezai Küçük, Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Bektaş, YDÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Çapak, YDÜ İlahiyat Fakültesi ögretim üyeleri ve ögrencileri katıldı.
YDÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Çapak, Mevlana, Mevlevilik ve Mesnevi konferansının dönemim ilk programı olduğunu ve bundan sonraki süreçte de konferansların sıklaşacağını söyledi.
Prof. Dr. Çapak, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinin belli dönemlerde mesnevi okumaları gerektiğinin altını çizerek, ders dışı faaliyetlerin İlahiyat Fakültesi öğrencileri için oldukça önemli olduğunu söyledi.
Bu gibi konferansların öğrenci merkezli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Çapak, öğrencilerden istek ve ilgi geldiği taktirde daha da geniş çaplı programlar yapılacağını kaydetti.
Prof. Dr. Çapak’ın ardından YDÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Bektaş ise, hayallerinin arasında mesnevi okumalarını YDÜ İlahiyat Fakültesi’nde gerçekleştirmek olduğunu söyledi.
Mevleviliğin KKTC’de önem verilen bir kültür olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Bektaş, son zamanlarda bu geleneğinin unutulduğunu belirterek 2002 yılında Yakın Doğu Üniversitesi Rumi Enstitüsü’nü kurma amacının bu gibi gelenekleri yaşatmak olduğunu belirtti.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bektaş, YDÜ İlahiyat Fakültesi’nde yüksek lisans ve doktora programlarını da en kısa zamanda hayata geçirme hedefinde olduklarını kaydetti.
Konuşmacı olarak davet edilen Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Ögretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sezai Küçük ise , Mevlana, Mevlevilik ve Mesnevi konulu söyleşide brifing verdi.
Yrd. Doç. Dr.Küçük meslevi sohbetlerinin daha çok gönül merkezli ve İslamın marifet ve irfan boyutunu kapsadığını belirtti.
Yrd. Doç. Dr. Küçük, Mevlana Türk tasavvuf kültürünün en önemli simalarından biri olduğunu belirterek “Mevlana bir mütefekkir, şair ve ilim adamıdır ama her şeyden önce Mevlana bir mutasavvıftır” ifadelerinde bulundu.
Mevlana’nın en önemli eseri de Mesnevi olduğuna dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Küçük, Mesnevi’nin bir vahdet dükkanı olduğunu, Mesnevi’nin ruhları temizleyen cilalayan bir eser niteliği taşıdığını kaydetti.
Yahya Kemal’in Mesnev’nin kıymeti üzerine söylediği “Biz Viyana kapılarına kadar, Mesnevi okuyarak ve pilav yiyerek gittik”sözlerini anımsatan Yrd. Doç. Dr. Küçük, Mesnevi’nin Türk toplumununda dünden bugüne başucu kitabı olduğunu anlattı.
Mevlevilikten de söz eden Küçük, Mevlana’nın kurucusu olduğu Mevleviliğin, Osmanlı toprakları içinde yayılmış Türk kültür, tasavvuf ve sanatının en önemli temsil mekanları olarak değerlendirildiğini söyledi.
|