Site Haritası
Kur'an-ı Kerim
Hadis-i Şerif
Hz. Mevlana
Eserleri
Bahâeddin Veled
Seyyid Burhaneddin
Şems-i Tebrizi
Selahaddin Zerkubî
Sultan Veled
Hüsâmeddin Çelebi
Hz.Mevlâna Dergâhı
Sema
Adab ve Erkan
Yolun Mertebeleri
Çelebilik
Mevlevi Ayinleri
Mevlana İhtifalleri
Akademik
Yükle
Hizmeti Geçenler
Mesnevi Sohbetleri
Mesnevi Hikayeleri
Fihimafih Okumaları
Duyuru&Etkinlik
Haberler
Semazen Video
Semazen Radyo
E-Kart
Projelerimiz
Foto Galeri
Soru ve Cevaplar
Linkler
Evrad-ı Şerif
KONYA
Dinletiler
Ney Nağmeleri



 

Google

Kur'an-ı Kerim

Dinleyelim

Hz. Mevlânâ'nın eserlerinden hangisini okudunuz?
Mesnevi
Divan-ı Kebir
Fihimafih
Mecalis-i Seba
Mektubat
Birkaçını
Hiç Birini
 
HZ. PEYGAMBER’İN DAVRANIŞLARI
06 Mart 2009 10:07

HZ. PEYGAMBER’İN TARİHTE EMSALİ OLMAYAN DAVRANIŞLARI

Kutlu Doğum haftası içinde bulunduğumuz şu günlerde, Hz. Peygamber Efendimiz ile ilgili faaliyetlerin ülkemize, Türk-İslâm âlemine ve bütün insanlığa barış, huzur ve rahmet getirmesini temenni ediyorum. Dilerim beşeriyet o yüce peygamberi iyi anlar ve onun yolundan yürür.

Günlük hayatta yapılan davranışların, başkaları tarafından aynen yapılması veya daha iyisinin gerçekleştirilmesi her zaman mümkündür. Ancak, mümtaz şahsiyetler olan peygamberler için de durum biraz farklıdır. Onlar gelecek nesilleri de dikkate alarak ümmetlerine örnek olabilecek davranışlar sergiler. Bir Peygamber’i örnek almak onu aynen taklit etmek demek değildir. Onun davranışları üzerinde düşünmek, ondaki hikmeti anlamak ve o olayı yorumlamak sonra da onu hayata geçirmektir. Nitekim Kur’an’da Hz. Peygamber’i, “en güzel örnek” olarak vasfeden ayete dikkatle baktığımızda, alınması gereken örneğin, onun dinî ve ahlakî davranışlarını hayata geçirmek olduğunu görürüz.

Hz. Peygamber bir insan olması ve Kur’an’ın ifadesiyle “içimizden biri” olması hasebiyle ibret alınacak, üzerinde düşünülecek ve yorumlanacak pek güzel davranışları vardır. Ancak o yüce şahsiyetin öyle davranışları ve ifadeleri vardır ki, beşeriyet tarihinde emsali yoktur. Bir diğer ifadeyle, insanlık o davranışların bir benzerini bu güne kadar gösterememiştir. Bu yazımızda  işte bu davranışlardan örnekler vermeye çalışacağız. Onunu hayatından seçtiğimiz on kadar örnekle konuyu ele almak istiyoruz.

İnsana Verdiği Değer

1-Kur’an’ın insana ve onun hayatına verdiği değeri hepimiz biliriz. “Haksız yere bir insanı öldürmek, bütün insanlığı ördürmek gibidir, bir insana da hayat vermek, bütün insanlığa hayat vermek gibidir” anlamındaki evrensel vahyin anlamı ne kadar geniş ve derindir. Hz. Peygamber’in sadece hayatta olan insanla ilgili değil, aynı zamanda başka dinden olsa bile, vefat etmiş insana da saygı gösterilmesi gerektiğine dair örneği vardır. Bir gün Hz. Peygamber, bir cenaze geçerken ayağa kalkıyor. Sahabe, cenazenin bir gayr-i müslime ait olduğunu, ölenin bir Yahudi olduğunu söylüyor. Hz. Peygamber de ölümün düşündürücü olduğunu, kim olursa olsun ölenin bir insan olduğunu, saygı göstermek gerektiğini oradakilere telkin ediyor.

Hz. Peygamber’in bu davranışı tarihte emsali olmayan davranışlarından biridir. Zira bir dinin peygamberinin kendi dininden olmayan birisinin cenazesine sırf insan olduğu için ihtirama durmasının tarihte başka bir örneği yoktur.

2- Hz. Peygamber, kim olursa olsun, insan olarak dünyaya gelmiş birisinin inançsız ve müşrik olarak ölmesini istememiştir. Hayatı kendisine zehir eden, her türlü hakaretlerini gördüğü azılı düşmanlarının bile imansız olarak bu dünyayı terk etmelerini istememiştir. Nitekim, Bedir savaşında ölen müşriklerin insan onuruna halel gelmeyecek şekilde gömülmelerini emrediyor ve ölmüş müşriklere bir hitapta bulunuyor. Bu hitabında, herkesin  beklediği ve diyebileceği bir söz olan “cezanızı buldunuz, Allah sizi kahretti, sizi nasıl hakladık, oh oldu” vs gibi şeyler söylemiyor. Kendisinden çok çektiği baş düşmanı Ebu Cehil’in de içinde bulunduğu bu müşrik cesetlere hitaben tarihte emsali olmayan şu mealdeki sözleri söylüyor “ Ben size demedim mi ? Keşke beni dinleseydiniz. Müşrik olarak öldünüz, azap üzerinize hak oldu”  Görüldüğü gibi, düşmanı bile olsa bir insanın dinsiz veya müşrik olarak ölmesini istemediğini anlıyoruz.Onun bu hitabı, cihan tarihinde emsali olmayan bir davranıştır.

Devam Edecek 

Prof. Dr. İsmail YAKIT

SDÜ. İlahiyat Fakültesi/Isparta-TÜRKİYE

www.ismailyakit.com

yakit@sdu.edu.tr

Bu Yazı 1492 defa okundu.
Üftâde Sempozyumu
Mehmet Demirci
Hz. Muhammed (s.a.v.) 'den Özür...
Muhsin İlyas Subaşı
GERÇEK VE SAHTE DİN REHBERLERİ
Misafir Yazar
Beş Duyu ile Yetinmek
M. Sait Karaçorlu
Hüdhüd ile karga arasındaki kavga
İsmail Güleç
MESNEVÎ HİKÂYELERİ
Adnan K.İsmailoğlu
CELALEDDİN ÇELEBİ (II)
Lokman D. Solmaz
Sufi ve Tasavvuf
Cemalnur Sargut
KİMİN MÜRŞİDİ YOKSA
Mahmut Erol Kılıç
Hz. Mevlâna'yı yadediyoruz
Bilal Kemikli
MEVLANA DOSTLARINA TARİHLER-I
İsmail Yakıt
Bir zamanlar adalet deyince
Cuma Mektupları
MESNEVÎ HİKÂYELERİ ÜZERİNE
Nuri Şimşekler
Sahte Şeyhler
Editör'den
Derviş...
Mehmet Fatih
Dünyanın düğünü var
H. Nur Artıran
İSLAM TASAVVUFU - Soru ve Cevaplar
Editör'ün Seçimi
MEVLÂNA'YA GÖRE HZ. MUHAMMED (SAV)
Yakup Şafak
Anasayfa | Hakkımızda | Site Haritası | İletişim | E-mail
Semazen.net'in resmi web sitesidir.
Web sitemizin dışında farklı sitelere yönlendiren linklerin içeriklerinden Semazen.net sorumlu tutulamaz.
Copyright © 2005, Tüm Hakları Saklıdır.
Sayfa oluşturma zamanı: 0.0377 sn.
Programlama: CMBilişim Teknolojileri Görsel Tasarım: Capitol Medya